İnsan vücudu için önemli yapı taşlarından biri olan arjinin, yarı esansiyel aminoasitlerden biri ve proteinlerin yapı taşlarından biridir. Pek çok fizyolojik fonksiyonda rol alan arjinin, yarı esansiyel olması sebebiyle tamamen vücudumuz tarafından üretilmez. Toplam arjinin ihtiyacımızın yarısından fazlası vücut tarafından üretiliyor, geri kalan kısmın doğal besinlerden veya gıda takviyesi olarak alınması gerekiyor.
Arjinin, özellikle kırmızı et ve kırmızı et ürünleri, kümes hayvanları, balık, süt ürünleri ve yumurta gibi besinlerden rahatlıkla temin edilebilir. Yani, protein içeren hayvansal gıdaların büyük bölümünde bu aminoaside rastlamak mümkün. Hayvansal gıda tüketmeyenler veya bitkisel alternatifler arayanlar için ise kuru üzüm, fındık, fıstık ve badem gibi besinlerde de arjinin bulunduğunu söyleyelim.
Arjinin, vücudumuzda pek çok fonksiyonun işlemesinde önemli rol oynuyor. Arjinin üzerine yapılan çalışmalarda, bu aminoasidin en büyük faydasının kan dolaşımı ve debisini artırması olduğu görüldü. Arjinin, nitrik okside dönüşerek bu sürecin sağlıklı şekilde işlemesini sağlıyor. Kanın serbestçe akması insan vücudu için büyük önem arz ediyor. Arjinin, nitrik okside dönüşerek kan akışını düzenlerken bir yandan da hormon salgılanma süreçlerini düzenliyor ve büyüme hormonu aktivitesini artırıyor. Aynı zamanda bağışıklık sisteminin güçlü kalmasını sağlıyor ve kalp - damar hastalıklarının tedavisinde kullanılıyor.
Arjininden bahsederken en önemli yapı taşı nitrik oksidi iyi tanımak gerekiyor. Arjinin vücuda sağladığı pek çok faydanın genelini nitrik oksit sentezi üzerinden gerçekleştiriyor. Sporcuların arjinin takviyesi almasının sebeplerinin arkasında yine nitrik oksit sentezi var. Bu sentez, kanın nitrojen tutma yeteneğini artırdığı gibi büyüme hormonu ve insülin üretimini tetikleyici rol oynuyor. Böylece dayanıklılığı ve kas büyümesini artırıcı etkileri ortaya çıkıyor. Arjinin, yoğun spor yapanlar için kesinlikle çok önemli bir aminoasit olarak ön plana çıkıyor.