İngiliz yazar Paula Hawkins’in 2015 yılında yayımladığı, bir gerilim ve polisiye romanı olan Trendeki Kız yayınladığı dönemde Amazon ve Goodreads platformlarında ayın en iyi kitabı seçilmeyi başarmıştır. Yeni bir tarz olarak popüler olan ve polisiye türünün bir alt grubu sayılan Domestic Noir tarzının tipik bir örneğidir. Daha çok kadınların dahil olduğu ev içi şiddet, aşk sarmalının polisiye sonuçlarına odaklanan bu tarz, kadın yazar Paula Hawkins tarafından da benimsenmiştir. Yazar kendi yaşamında oluşan gerginlikler sayesinde bu romanı yazdığını ifade etmiştir. Kitabın konusuna baktığımızda yukarıda anlatılan yeni türün tipik özelliklerini görülebilmektedir.
Roman, Rachel adındaki kadın bir karakterin yaşadıklarına odaklanır. Evlilik hayatında mutsuz olan Rachel, eşi tarafından aldatılmış ve bu yüzden çareyi alkolde arayan işsiz bir kadındır. Hem ekonomik anlamda hem de evliliğinde yaşadığı bunalım ve alkol nedeni ile hafızasında sürekli git geller yaşar. Her gün aynı tren ile yaptığı yolculuk sırasında sürekli trenin penceresinden aynı mutlu çifti görür ve bu çifti takıntı haline getirir. Onların hayatı ile kendisinin aldatılmasaydı yaşayacağı hayatı karşılaştırır. Bu bunalım dolu günler akıp giderken, demiryolunun yakınında bir kadın öldürülür ve işte hikaye de tam burada başlar. Rachel, boşandığı eşinin yaşadığı yerin yakınında oturan bir kadının öldürülmesi ile işin içine dahil olur. İçinde bolca kuşku ögeleri saklı, sıkı bir polisiye romanı olan Trendeki Kız sürükleyici konusu ile okurları asla sıkmadan içine çekmeyi başarmaktadır.