2019’un son çeyreğinde, Çin’den başlayarak tüm dünyaya yayılan Covid-19 virüsü, kısa sürede global bir salgına dönüştü. Covid-19’un hızlı bir şekilde mutasyona uğraması ve yeni varyantlarının ortaya çıkması, virüsün bulaş hızını da yukarıya taşıdı. 2020 yılına geldiğimizde, Covid-19 tüm dünyayı pençesi altına alan bir pandemiye dönüştü. Milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine neden olan virüs, bir yandan da tüm dünyada sınırların kapanmasına hatta insanların evlerine kapanmalarına neden oldu. Durum böyle olunca, ekonomik duraksama da kaçınılmaz hale geldi. Dünyanın dev ekonomileri, pandemi kapanmalarıyla büyük ölçüde sığ bir durgunluğa sürüklendi. Gelişmekte olan ülkeler ise bu salgın ekonomisinde en büyük zararı gören paydaşlar olarak görünüyor.
2020’de resmen başlayan resesyon 2022 yılı itibari ile halen devam ederken, küresel krizin ekonomik sonuçları da merakla bekleniyor. Bugüne kadar, kriz döneninde, enflasyon oranlarının yükselmediği ve ticaret hacminin azalmadığı bir ülke olmadı; ancak pandemi krizi sonuçlandığında bu yıkımdan kim en kötü etkilenecek tüm dünya bu konuyu merak ediyor. Zira, büyük ekonomilerin ve uluslararası ticaretin derin yara almasının, çok vahim sonuçlar doğurabileceği biliniyor. Bu vahim sonuçlardan birinin de açlık krizi olabileceği şimdiden konuşulmaya başladı bile. Gıdanın sevkiyat sorunları, pek çok insanın aç kalmasına neden olabilir ve bu küresel ölçekte ciddi bir problem yaratabilir. Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), 2021 yılının Eylül ayında yayımladığı raporda küresel gıda fiyatı endeksinin yıllık bazda 33 puan artarak 10 yılın en yüksek seviyesine yükseldiğini açıkladı.
Küresel Pandemi Krizi’nin diğer negatif etkileri ise küreselleşme tarafında görüldü. Dünyada tedarik zincirlerinin aksaması, turizm ağlarının kırılması ve küresel ticaretin sekteye uğraması dünya ekonomisini ağır bir depresyona sürükledi. Bu durum küreselleşme karşıtı savları yeniden gündeme getirdi.
2020 Pandemi Krizi’nin etkileri, gelecekte dünyadaki ekonomik düzenin değişmesinde büyük rol oynayabilir ve Covid-19 kaynaklı bozulma dünya tarihine derin bir iz bırakabilir.