Birçok kullanıcının Netflix’in içerik kalitesini giderek düşürdüğünden şikayet ettiği şu dönemde, dört başı mamur filmler izlemek isteyenlerin imdadına MUBI yetişiyor. Elbette her dijital platformda iyi ve kaliteli yapımlara rastlamak mümkün. Ancak söz konusu sanat filmleri ve özenli seçkiler olduğunda, MUBI’nin şu anda rakipsiz olduğunu söylemek herhalde yanlış olmaz. Ancak hem platformun arayüzü hem de çok sayıda film barındırması sebebiyle, MUBI’de gezinirken izleyecek rastgele bir film seçmek biraz uzun sürebiliyor. Eğer bu seçim sürecini hızlandırmak ve gerçekten iyi bir film izlemek istiyorsanız, MUBI kullanıcılarının kararına kulak verebilirsiniz.
MUBI’de haftada bir güncellenen ve kullanıcı oylarıyla belirlenen bir The MUBI Top 1000 listesi mevcut. Bu listede yer alan yapımların tamamını ülkemizde izleyemiyoruz, çünkü platformun seçkisi ülkeden ülkeye değişiyor. Bazı yapıtlar yalnızca dönemsel olarak erişime açılıyor ve daha sonrasında sadece fragmanları ve künye bilgileri görüntülenebiliyor. Biz de bu listeyi oluştururken The MUBI Top 1000 listesinde yer alan ve ülkemizde izlenebilen ilk 25 filmi listeledik. Sizin bu listeye göz attığınız zaman dilimine bağlı olarak yine bazı filmler erişime kapatılmış olabilir. Ancak birçoğunu hâlen izleyebiliyor olacağınızı tahmin ediyoruz. Lafı fazla uzatmadan kullanıcıların oylarıyla belirlenen MUBI en iyi filmler listesine geçelim mi?
25. Yaman Tilki (Fantastic Mr. Fox)
_evkm.webp)
Yine bir Wes Anderson filmi. Yine renkleriyle içinizi açacak ve sizi yine çok mutlu edecek bir animasyon filmi Yaman Tilki. 2009 yılında vizyona girdi. Roald Dahl’ın 1970’li yıllarda yazmaya başladığı...
Her filminde rengarenk bir dünya yaratmayı başaran usta yönetmen Wes Anderson, 2009 yılında karşımıza Yaman Tilki isimli bir animasyon filmiyle çıktı. Roald Dahl’ın olağanüstü hayal gücüyle kaleme aldığı eserinden beyazperdeye uyarlanan yapım, oğulları Asi ve yeğenleri Kristofferson’la birlikte yaşayan Tilki ailesini konu alıyor. Ailenin babası bir gün şeytana uyup eskiden yaptığı tavuk hırsızlığına dönmeye karar verince, Tilki ailesinin de tüm saadeti bozuluyor. Yaman Tilki, 2010 yılında düzenlenen Akademi Ödülleri’nde hem En İyi Animasyon Filmi hem de En İyi Film Müziği dallarında adaylık elde etti. Filmin seslendirme kadrosunda George Clooney, Meryl Streep, Bill Murray ve Jason Schwartzman gibi büyük ustalar yer alıyor.
24. Düşkün Melekler (Duo Luo Tian Shi)
1994 yapımı yüksek bütçeli Zamanın Külleri (Dung Che Sai Duk) ile ismini oldukça geniş kitlelere duyuran Wong Kar Wai, bu filmden yalnızca bir yıl sonra yeniden bir başyapıta imza attı....
Bu listede ismini sık sık göreceğimiz Wong Kar Wai’nin yazıp yönettiği Düşkün Melekler, 1995 yapımı bir suç/drama filmi. İzleyicileri Hong Kong’un yeraltı dünyasına tanıklık etmeye davet eden yapımda, paralel şekilde ilerleyen iki farklı suç öyküsünü takip ediyoruz. Artık şiddetten uzak durmaya karar veren bir tetikçi olan Wong Chi-ming, bu karanlık dünyayı geride bırakmadan önce son bir işi tamamlamayı bekliyor. Ancak suç ortağı olan kadının ona deli gibi aşık olduğunu henüz bilmiyor. Bu aşk her iki karakterin de hayatını derinden etkiliyor. Düşkün Melekler ve listenin devamında isminden söz edeceğimiz Chungking Ekspresi, Wong Kar Wai’nin sinematografisinde birçok açıdan birbirini tamamlayan iki yapım.
23. Kutsal Örümcek (Holy Spider)
İranlı yönetmen Ali Abbasi’nin imzasını taşıyan Kutsal Örümcek, orijinal ismiyle Holy Spider, 2022 yılı Danimarka ve Almanya ortak yapımı bir film. 2022 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nde isminden bol bol...
2022 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nde çok konuşulan Kutsal Örümcek, Ali Abbasi imzalı bir Danimarka Almanya ortak yapımı film. Başrol oyuncusu Zar Amir Ebrahimi’ye bu festivalde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü de kazandıran yapımda, 2001 yılında İran’da korkunç cinayetler işleyen bir seri katili takip ediyoruz. Her ne kadar şiddeti yansıtma biçimi eleştirilse de genel olarak beğenildiğini söyleyebileceğimiz yapım, gerçek bir seri katilin yakalanma öyküsünü kurmaca bir anlatı üzerinden aktarıyor. Filmde bir gazetecinin, seks işçilerini katleden Örümcek Katili’ni araştırmak için Meşhed’e yaptığı yolculuğu izliyoruz.
22. Körkütük (Druk)
2021 yılında düzenlenen Akademi Ödülleri’nde Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar ödülünün sahibi olan Körkütük, orijinal ismiyle Druk, 2020 yapımı bir Danimarka filmi. Filmin yönetmen koltuğunda Şölen (Festen) gibi...
Thomas Vinterberg’in yönettiği ve senaryosunu Tobias Lindholm ile birlikte yazdığı Körkütük, Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar ödülünü kucaklamış bir yapım. 2020 yılı Danimarka yapımı filmin başrolünde olağanüstü bir performansla Mads Mikkelsen var. Orta yaşlı dört erkek lise öğretmeninin rutinlerin içine sıkışıp kaldıkları hayatlarını anlatan film, karakterlerimizin bir deney yapmaya karar vermeleriyle açılıyor. Belirli ve düşük oranda alkol almanın daha mutlu ve özgür hissetmeye katkı sağladığına ilişkin bir araştırma okuyan karakterlerimiz, alkolmetre aracılığıyla kanlarındaki alkol oranını sürekli ölçerek bir deneye girişiyorlar. Ne var ki, bu deney bazıları için hiç de bekledikleri gibi sonuçlanmıyor.
21. Hizmetçi (The Handmaiden)
Orijinal ismi “Ah-ga-ssi” olan The Handmaiden, 2016 yılının en çok ses getiren Güney Kore yapımı filmlerinden biri oldu. Oldboy’la da tanıdığımız Park Chan-wook’un yönettiği ve senaryosunu Chung Seo-kyung ile birlikte...
Park Chan-wook imzalı 2016 yapımı Hizmetçi, 1930’lu yıllarda Güney Kore’de yaşayan genç ve yoksul bir kızın, varlıklı bir Japon kadının malikanesinde hizmetçi olarak işe başlamasını anlatıyor. Esas amacı işverenini aslında iş birliği yaptığı dolandırıcıya aşık etmek ve böylece servete çökmesi sağlamak olan karakterimiz, zaman içinde ona karşı duygular beslemeye başlıyor. Arka planında Kore işgali altında olan Japonya’yı gördüğümüz yapım, son zamanların en başarılı erotik gerilim filmlerinden biri. Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülü için yarışan adaylardan biri olmasının yanı sıra, festivalden Vulcain ödülüyle dönmeyi de başardı.
20. Cléo Beşten Yediye (Cléo De 5 A 7)
Fransız Yeni Dalgasının öncü isimlerinden olan Agnés Varda, hem filmleri hem de belgeselleriyle tüm dünyada tanınan bir yönetmen. Agnés’in Plajları, Toplayıcılar, Kübalılara Selam Olsun, Kara Panterler ve Mekanlar ve Yüzler...
Fransız Yeni Dalgasının başyapıtlarından biri olarak görülen ve Agnés Varda’nın imzasını taşıyan Cléo Beşten Yediye, sahne ismi Cléo Victoire olan genç bir şarkıcının ölümcül bir hastalığa yakalanıp yakalanmadığını anlamak için test yaptırmasıyla başlıyor. Karakterimiz testin sonuçlanmasını gergin bir şekilde beklerken Paris sokaklarını arşınlıyor ve biz de ona yaklaşık iki saat boyunca eşlik ediyoruz. 1 buçuk saat uzunluğundaki film, bilinç akışı yöntemini beyazperdeye ustalıkla yansıtmış. Jean Luc Godard’ın ve Anna Karina’nın da kısa rollerle karşımıza çıktığı yapım 1962 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nde de isminden bol bol söz ettirmeyi başarmıştı.
19. Mutlu Beraberlik (Happy Together)
Sinema tarihinde gelmiş geçmiş en etkileyici ve unutulmaz kuir aşk hikayelerinden biri olarak nitelendirilen Mutlu Beraberlik (orijinal ismiyle Chun Gwong Cha Sit, İngilizce ismiyle Happy Together) Çinli yönetmen Wong Kar...
Wong Kar Wai’nin Arjantinli yazar Manuel Puig’in 1973 yılında yayımlanan The Buenos Aires Affair isimli kitabından uyarladığı Mutlu Beraberlik, usta yönetmenin en etkileyici filmlerinden biri. 1997 yılında Wong Kar Wai’ye Cannes Film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülünü de kazandıran film, Arjantin’e tatil yapmaya giden gey bir çiftin buruk hikayesini anlatıyor. Burada ani bir ayrılık kararı vererek yollarını ayıran karakterlerimiz, Hong Kong’a dönecek kadar para bulmak için farklı yöntemlere başvuruyor. Bir gün bir grup adam tarafından saldırıya uğradıktan sonra eski sevgilisinden yardım istemeye karar veren Po-wing, onun çoktan yeni bir hayata başladığını fark ediyor.
18. Sefer Tası (Dabba)
Özgün adı Dabba olan, Sefer Tası (The Lunchbox) 2013 yılında vizyona girmiş olan dram ve romantik tarzında bir Hint filmidir. Yönetmenliğini Ritesh Batra’nın yaptığı filmin senaryosu da yine Batra tarafından...
Mumbai’de bir asırı aşkın süredir devam eden bir meslek var: Sefer tası dağıtıcılığı. Genellikle babadan oğula geçen bu mesleği sürdüren kişiler, her sabah çalışan erkeklerin evlerine giderek onların eşlerinin yaptığı yemekleri alıyor ve erkeklerin iş yerlerine bırakıyor. Akşam olduğunda da boş kapları yeniden eve götürüyorlar. Harvard Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre bu sistem o kadar başarılı şekilde işliyor ki, bir sefer tasının yanlış adrese gitme olasılığı 8 milyonda bir. İşte, Sefer Tası bu hatanın gerçekleştiği senaryoyu anlatıyor. Ritesh Batra’nın yazıp yönettiği 2013 yapımı filmde, sefer tasının yanlış adrese gitmesi sonucunda aralarında özel bir bağ kurulan iki karakteri izliyoruz.
17. Büyük Özgürlük (Große Freiheit)
İsmi Türkçeye Büyük Özgürlük olarak çevrilen Große Freiheit, 2021 yapımı bir Sebastian Meise filmi. Sebastian Meise hem yönetmenliğini hem de senaristliğini üstlendiği bu filmle, 2021 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nin...
2021 yılında yönetmen Sebastian Meise’ye Cannes Film Festivali’nde Jüri Ödülü’nü kazandıran Büyük Özgürlük, Almanya’da II. Dünya Savaşı sonrasında da yürürlükte kalan Ceza Kanunu’nun 175. maddesini konu ediyor. Erkek eşcinselliğini suç sayan bu maddenin hem bireyler hem de toplum üzerinde yarattığı korkunç travmaları işleyen yapımda, bu madde sebebiyle üç kez hüküm giyen Hans karakterini takip ediyoruz. Hans hapiste aynı hücreyi paylaştığı ve cinayet sebebiyle mahkum olan Viktor’dan ilk etapta hiç hoşlanmasa da, zaman içinde ikilinin arasında duygusal bağlar kurulmaya başlıyor.
16. Duvara Karşı
Fatih Akın’ın senaryosunu yazdığı ve yönetmenliğini yaptığı Duvara Karşı filmi, 2004 yılında vizyona girdi. Türk – Alman ortak yapımı film, gerek konusu gerekse üst düzey oyunculuk performansları ile izleyicilerden ve...
Fatih Akın’ın yazıp yönettiği 2004 yapımı Duvara Karşı, usta yönetmenin en ünlü filmlerinden biri. Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı ödülüne de layık görülen yapım hayatın zorluklarıyla mücadele edebilmek için evliliği bir kaçış yolu olarak gören iki yaralı ruhu anlatıyor. Ailesinin baskısından kurtulabilmek için Cahit’le evlenen Sibel, zaman içinde Cahit’e aşık oluyor. Cahit de aynı duyguları hissetmesine rağmen, sorunlar çiftin peşini bir türlü bırakmıyor. Duvara Karşı, duygusal olduğu kadar gerçekçi de olabildiği için akıllardan silinmeyen bir aşk öyküsü.
15. Parazit
2019 yılına kelimenin tam anlamıyla damga vuran bir film olan Parazit, ödüllere doymadı. Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye’yi kazanması yetmedi, Altın Küre ile BAFTA’yı da kucakladı. Üstüne bir de gitti,...
Güney Koreli yönetmen Bong Joon Ho’nun 2019 yılına damga vuran dört Oscar ödüllü filmi Parazit, Cannes Film Festivali’nden de Altın Palmiye’yi kucaklayarak dönmeyi başardı. İki çocuklu yoksul bir ailenin oğlu Ki-Woo’nun, son derece varlıklı bir ailenin yanında özel hoca olarak çalışmak için gittiği iş görüşmesiyle başlayan film, iki ailenin arasında kurulan garip ilişkiyle devam ediyor. Bong Joon Ho filmde toplumdaki hiyerarşiyi ve sınıflararası eşitsizliği çok başarılı bir şekilde eleştiriyor.
14. Şölen (Festen)
Lars von Trier ve Thomas Vinterberg tarafından 1995 yılında başlatılan avangart film hareketi Dogma 95, aslında Thomas Vinterberg imzalı Şölen filmiyle doğdu. 1998 yılında izleyicilerle buluşan film, hâlen sinema tarihinin...
Thomas Vinterberg’in Lars von Trier ile birlikte öncüsü olduğu Dogma 95 akımını başlatan film olarak tanımlayabileceğimiz Şölen, Vinterberg’in neredeyse tüm filmlerinde olduğu gibi çok sert bir yapım. Kalabalık ve varlıklı bir ailenin, ailenin babası Helge'nin altmışıncı yaş gününü kutlamak için bir araya geldiği bir akşam yemeğinin kabusa dönüşmesini anlatıyor. Çünkü gayet sıradan başlamış olan bu yemekte, Helge’nin oğullarından biri olan Christian söz alarak tüm konuklara babasının ona ve yakın zaman önce intihar eden kız kardeşine çocukken istismarda bulunduğunu anlatıyor. Görmezden gelinenlerin, göz yumulanların, hem aile hem de toplum baskısının sonuçlarının bir bir ortaya döküldüğü film baştan sona çok çarpıcı.
13. Laurence Anyways
Annemi Öldürdüm (J’ai Tué Ma Mére) isimli ilk filmiyle 2009 yılında Cannes Film Festivali’nde adını tüm dünyaya duyuran 1990 doğumlu yönetmen Xavier Dolan, günümüzde gerek tarzı gerek anlatı biçimiyle aykırı...
Toplumsal cinsiyet, aşk, ilişkiler ve LGBTİ+ temalarını işlediği filmleriyle yıllardır tanıdığımız Xavier Dolan’ın 2012 yılında izleyicilerle buluşturduğu Laurence Anyways filmi, aynı yıl düzenlenen Cannes Film Festivali’nde Queer Palmiye ödülüne layık görüldü. Dolan’ın kendine has renkli ve sürprizli dünyasında 90’lı yıllarda geçen film, erkek bedeninde doğmasına rağmen kadın olan Laurence’in kız arkadaşına cinsiyet değiştirmek istediğini açıklaması üzerinden ilerliyor. Yaklaşık on yıl boyunca hem çiftin ilişkilerini hem de onların çevresindeki kişilerden gelen tepkileri ve baskıları takip ettiğimiz yapım, Laurence’in trans bir birey olarak var olma savaşını da anlatıyor.
12. Bisiklet Hırsızları (Ladri di Biciclette)
1948 yılında izleyicilerle buluşan Bisiklet Hırsızları’nı sinema tarihinin gelmiş geçmiş en kült filmlerinden biri olarak tanımlamak, herhalde yanlış olmaz. İtalyan Yeni Gerçekçiliğinin öncü isimlerinden olan Vittorio De Sica’nın imzasını taşıyan...
İtalyan Yeni Gerçekçiliğinin öncü isimlerinden Vittorio De Sica’nın yönettiği Bisiklet Hırsızları, bu akımın en başarılı örneklerinden biri. 1948 yapımı film, savaştan sonra yaklaşık iki yıl boyunca işsiz kalan ve nihayet bulduğu iş için binbir güçlükle bir bisiklet satın alan Antonio’yu anlatıyor. Bisiklet alabilmek için son çare olarak oğluyla kendisinin yataklarını satan Antonio, ilk iş gününde bisikletini çaldırıyor. 1950 yılında En İyi Uyarlama Senaryo dalında Oscar ödülüne de layık görülen yapım, savaşın toplumlar üzerindeki korkunç yıkıcılığını ve bir babanın oğluna olan koşulsuz sevgisini çok başarılı bir şekilde anlatıyor.
11. Persona
Sinema tarihinin belki de gelmiş geçmiş en büyük filmlerinden biri olan Persona, 1966 yılında izleyicilerle buluştuğu günden beri “en iyiler” listelerinde sıklıkla karşımıza çıkıyor. Ingmar Bergman’ın yönetmen koltuğunda ustalığını konuşturduğu bu başyapıtta konuşamayan bir kadın ile ona refakat eden hemşiresini izliyoruz. Başta kimlik olmak üzere; yalnızlık, ilişkiler ve bilinç gibi birçok farklı temayı işleyen yapım yalnızca akıllara kazınmış giriş sekansı için bile defalarca izlenebilir.
10. Chungking Ekspresi
Kült filmi Zamanın Külleri (Dung Che Sai Duk) ile ismini tüm dünyaya duyurmuş olan Wong Kar Wai’nin imzasını taşıyan Chungking Ekspresi, yönetmenin sinematografisinde daha mütevazı ve sakin bir yerde duruyor....
Wong Kar Wai’nin 1994 yapımı kült filmi Chungking Ekspresi, bizi Hong Kong’un kalabalık ve renkli sokaklarında birbirleriyle zaman zaman kesişen iki farklı aşk hikayesine tanıklık etmeye davet ediyor. 223 ve 663 numaralı iki polis memurunun farklı dünyalardan gelen iki kadına aşık olmalarını konu alan yapımda, hikayeler sık sık birbirleriyle kesişiyor. Yönetmenin dünya çapında ün ve başarı sahibi olmasında da çok önemli bir payı olan Chungking Ekspresi, hem çok eğlenceli hem de karanlık bir film.
9. Aşk, Mark ve Ölüm
Prömiyeri 2022 yılında düzenlenen Berlin Film Festivali’nde gerçekleştirilen Aşk, Mark ve Ölüm Cem Kaya’nın imzasını taşıyan bir belgesel film. İlerleyen süreçte hem İstanbul Film Festivali’nde hem de Ayvalık Film Festivali’nde...
Cem Kaya’nın yazıp yönettiği 2022 yapımı belgesel filmi Aşk, Mark ve Ölüm; 1960’lı yıllarda Türkiye’den Almanya’ya göçen gurbetçilerin başlattığı bağımsız müzik kültürünü konu ediyor. Cem Karaca’dan Killa Hakan’a nice ismi tanımamıza vesile olan bu kültür, Almanya’nın müzik piyasasının da köklü bir dönüşüm geçirmesine sebep oldu. Rap’ten rock’a kadar birçok farklı türle derdini anlatan göçmenlerin perspektifinde yakın geçmişin kültürel, sosyal ve politik meseleleri de işleniyor.
8. Agnés’in Plajları (Les Plages D’Agnés)
2023 yılı itibarıyla ülkemizde MUBI aracılığıyla izlenebilen Les Plages D’Agnés, Türkçe ismiyle Agnés’in Plajları, ilk olarak 2008 yılında izleyicilerle buluşmuş olan bir belgesel film. Yapım, Fransız Yeni Dalga sinemasının “babaannesi”...
Fransız Yeni Dalgasının babaannesi, usta yönetmen Agnés Varda; 2019 yılında hayatını kaybedene dek birbirinden kıymetli yapımlara imza attı. Agnés’in Plajları da onun bir nevi otoportre olarak çektiği belgesel filmi. Sevdiği kumsallarda yürürken anılar arasında gidip gelen ve bize hem Fransız sinemasından hem de kendi kariyerinden söz eden Varda; feminist duruşu ve özgün anlatısıyla yine çok başarılı bir işe imza atmış. Filmde fotoğrafçılığa olan tutkusundan Jacques Demy ile olan ilişkisine, eski arkadaşlıklarından sevdiği filmlere kadar birçok farklı konudan söz ediyor. 2008 yapımı belgesel, 1 saat 48 dakika uzunluğunda.
7. Paris, Texas
1984 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye, FIPRESCI ve Ekümenik Jüri Ödülü olmak üzere üç büyük ödülü kucaklayarak dönen Paris, Texas; Amerikan bağımsız sinemasının ünlü oyuncusu Harry Dean Stanton’un...
Alman Yeni Dalgasının ikonik yönetmeni Wim Wenders’ın yönettiği ve Sam Shepard’ın senaryosunu yazdığı Paris, Texas; Amerikan bağımsız sinemasının efsanevi oyuncularından Harry Dean Stanton’un ilk başrol oyunculuğu tecrübesi. 1984 yılında Cannes Film Festivali’nden Altın Palmiye ve FIPRESCI de dahil olmak üzere üç farklı ödülle dönen bu kült yapım, yıllardır görmediği oğlunu bulmak için Teksas çöllerini arşınlayan Travis Henderson’un yolculuğunu anlatıyor. Neredeyse hiç konuşmayan ve gizemli bir adam olan Travis’in peşinde, hem poetik hem de boğucu bir Amerika portresi görüyoruz.
6. Güneş Sonrası (Aftersun)
2023 yılında ülkemizde MUBI aracılığıyla izlenebilen Aftersun, Türkçe ismiyle Güneş Sonrası, yönetmen Charlotte Wells’in ilk uzun metraj deneyimi. 2022 Cannes Film Festivali’ne tabiri caizse damgasını vuran bu yapım, İskoç yönetmen...
2022 Cannes Film Festivali’ne ve Filmekimi’ne damgasını vuran Aftersun, Charlotte Wells’in yazıp yönettiği bir film. Yönetmenin ilk filmi olması, başarısını daha da kıymetli kılıyor. Başrollerini Normal People’dan da tanıdığımız Paul Mescal ile 2010 doğumlu olmasına rağmen çok başarılı bir performans sergileyen Frankie Corio paylaşıyor. Aftersun, yetişkin bir kadın olan Sophie’nin, 1990'lı yıllarda babasıyla birlikte Fethiye’de yaptıkları tatilden hatırladığı anlar üzerinden ilerliyor. Baba ve çocuk ilişkisi, kayıp, yas ve özlem gibi konuları hem son derece yalın hem de çok çarpıcı bir şekilde işleyen filmin; hafıza ve aile üzerine söyleyecek çok şeyi var.
5. Toplayıcılar (Les Glaneurs Et La Glaneuse)
İsmi Türkçeye Toplayıcılar olarak çevrilen Les Glaneurs Et La Glaneuse, ünlü Fransız yönetmen Agnés Varda imzalı bir belgesel film. 2000 yapımı film bu tarihte düzenlenen Cannes Film Festivali ile Toronto...
Ünlü Fransız yönetmen Agnés Varda’nın imzasını taşıyan 2000 yapımı Toplayıcılar, Cannes ve Toronto film festivallerinde boy göstermiş çok başarılı bir belgesel film. Varda’nın toplayıcı anlamına gelen “glaneur” sözcüğünün kökenini araştırarak başladığı yapımda, içinde yaşadığımız modern tüketim çağının gerçekleri de çarpıcı bir şekilde eleştiriliyor. Kullanılıp bir kenara bırakılanlardan geriye kalan “artıklar”, bir parçasını oluşturduğumuz modern toplumun sınavlarından biri. Söz konusu Agnés Varda olunca belgeselin politik bir tavır sergilemesi de elbette kaçınılmaz.
4. Aşk Zamanı (Fa Yeung Nin Wa)
"Aşk Zamanı" bu zamana kadar izlediğim filmler arasında beni en çok etkileyenlerden ve en çok önerdiklerimden biri. Sadeliği, Japon kültürünü ve bir dönemi yansıtması, aşkın masumluğunu gözler önüne sermesiyle ve...
2000 yapımı Aşk Zamanı, İngilizce ismiyle In the Mood for Love, Wong Kar Wai’nin yönetmenliğinde izleyicilerini 1960’lı yılların başına, Hong Kong’a götürüyor. Daracık bir sokakta birbirleriyle bitişik dairelerde yaşayan bir kadın ve adamın günden güne yakınlaşmasını takip ettiğimiz filmde, bir gün ortaya son derece ilginç bir gerçek çıkıyor. Karakterlerimizin eşleri de gizli bir ilişki yaşıyor ve bu durum her birinin hem kendilerini hem de kurdukları ilişkileri baştan sorgulamalarına yol açıyor.
3. Yakın (Close)
2022 yapımı Yakın, orijinal ismiyle Close, Lukas Dhont’un yönettiği ve senaryosunu Angelo Tijssens ile birlikte kaleme aldığı bir film. Lukas Dhont ilk uzun metraj yönetmenlik tecrübesi olan 2018 yapımı Girl...
Yakın, 2018 yapımı ilk filmi Girl’le Cannes Film Festivali’nde üç farklı ödüle layık görülen Lukas Dhont’un ikinci filmi. 2022 yılında izleyicilerle buluşan Belçika Hollanda ortak yapımı film, Cannes Film Festivali’nden yine eli boş dönmedi ve bu kez de Grand Prix’in sahibi oldu. Yakın’da on üç yaşındaki iki yakın dostun; Léo ile Remi’nin ergenliğin ilk sancılarını yaşadıkları dönemde sınanan arkadaşlıklarını görüyoruz. Hem ergenlik hem de toplum normları sebebiyle kimliklerini sorgulamaya başlayan ikili, bu yolda çok zor sınavlardan geçiyorlar.
2. Leyla’nın Kardeşleri (Baradaran-e Leila)
2022 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nde bir sürprizle ana yarışmaya seçilen Leyla’nın Kardeşleri (İngilizce ismiyle Leila’s Brothers, orijinal ismiyle Baradaran-e Leila), festivalden FIPRESCI Ödülü’nü kucaklayarak dönünce dikkatleri daha da üzerine...
Genç yönetmen Saeed Roustayi’nin yazıp yönettiği Leyla’nın Kardeşleri, İran sinemasının son dönemdeki en etkileyici örneklerinden biri. 2022 yılında Cannes Film Festivali’nin ana yarışmasına seçilen ve FIPRESCI Ödülü’ne layık görülen yapım, Leyla adında 40 yaşındaki bir kadının hem ebeveynlerine hem de dört erkek kardeşine bakmakla geçirdiği hayatını anlatıyor. İran’da ambargo problemlerinin yaşandığı dönemde ekonomik açıdan büyük sıkıntılar çeken aileyi düze çıkarmak da yine Leyla’ya düşüyor. 2 saat 45 dakika uzunluğundaki film hem çarpıcı eleştirileri hem de oyunculuk ve yönetmenlik başarısıyla takdire şayan.
1. Kabakçığın Hayatı (Ma Vie De Courgette)
2023 yılı itibarıyla ülkemizde Mubi aracılığıyla izlenebilen Kabakçığın Hayatı, prömiyerini 2017 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali’nde gerçekleştirdi. Bu dönemde En İyi Animasyon dalında Oscar ödülü kazanmak için de en güçlü...
Listenin zirvesi, yediden yetmişe her izleyici kitlesine hitap eden çok başarılı bir animasyon filmine ait: İsviçre Fransa ortak yapımı Kabakçığın Hayatı. Claude Barras ilk uzun metraj tecrübesini kazandığı bu filmi Gilles Paris’in Autobiographie d’une Courgette isimli romanından beyazperdeye uyarlanmış. Senaryo da Tomboy’dan tanıdığımız Céline Sciamma’nın imzasını taşıyor.
2016 yapımı Kabakçığın Hayatı, Courgette (Kabak) lakaplı küçük bir çocuğun annesinin ölümünün ardından yetimhaneye gönderilmesini anlatıyor. Burada ona sahip çıkan bir polis memuru ile yeni tanıştığı yaşıtları ile zaman geçirmeye başlayan Courgette, başlarda bu düzene alışmakta zorlansa da zaman içinde dostluk ve sevgi bağları kurmayı başarıyor.
| Sıra | İçerik | Kullanıcı Puanı |
|---|---|---|
| 1 | Yaman Tilki (Fantastic Mr. Fox) | 9,7 |
| 2 | Düşkün Melekler (Duo Luo Tian Shi) | 9,2 |
| 3 | Kutsal Örümcek (Holy Spider) | 8,8 |
| 4 | Körkütük (Druk) | 9,6 |
| 5 | Hizmetçi (The Handmaiden) | 9,6 |
| 6 | Cléo Beşten Yediye (Cléo De 5 A 7) | 9,6 |
| 7 | Mutlu Beraberlik (Happy Together) | 9,2 |
| 8 | Sefer Tası (Dabba) | 9,2 |
| 9 | Büyük Özgürlük (Große Freiheit) | 9,2 |
| 10 | Duvara Karşı | 9,2 |
_06fj.webp)
_fz32.webp)
_h1py.webp)
-sinema_nveu.webp)
