bifikirbifikir

Fiddy Metodu: Siyah Noktalarınızla Vedalaşmanızı Sağlayacak Cilt Bakımı Trendi

Fiddy Metodu: Siyah Noktalarınızla Vedalaşmanızı Sağlayacak Cilt Bakımı Trendi
Siyah noktalar ve komedonlar, en yaygın görülen cilt bakımı problemleri arasında. Bu probleme özellikle karma ve yağlı cilt tiplerinde rastlanıyor olsa da, aslında her ciltte siyah nokta görülmesi mümkün. Siyah noktalarla mücadele etmenin en önemli ve etkili yolu, elbette düzenli ve eksiksiz bir cilt bakımı rutini uygulamaktan geçiyor. Ancak bazen günlük cilt bakım rutini, bu tip problemlerle savaşmakta yetersiz kalabiliyor. Bu durumda da imdadımıza günlük rutini daha güçlü hale getirebilecek bakım ürünleri ve uygulamalar çıkıyor.

Jude Chao tarafından geliştirilen fiddy metodu, özellikle son bir yılda kulaktan kulağa yayılarak giderek popüler hale gelmiş bir trend. Deneyenlerin büyük çoğunluğu, bu uygulamadan şaşırtıcı sonuçlar aldığını ve metodun siyah noktalardan kurtulmaya yardımcı olduğunu söylüyor. Peki, dillerden düşmeyen bu fiddy metodu nasıl uygulanıyor ve hangi mantığa dayanıyor? Gelin, sizinle başımızın belası olan siyah noktaların neden oluştuğunu ve fiddy metodunun tüm detaylarını birlikte inceleyelim.

Siyah Noktalar Neden Olur?

Fiddy metodunun ciltte nasıl etki gösterdiğini daha iyi anlayabilmek için, öncelikle siyah noktaların neden olduğundan ve onlardan nasıl kurtulabileceğimizden başlayalım. Cinsiyet fark etmeksizin her kişinin cildinde görülebilen siyah noktalar, esasen bir tür akne. Ağırlıklı olarak burun, çene ve alın bölgesinde görülüyor; ancak bazen vücudun farklı bölgelerinde de oluşabiliyorlar. Cildimizde siyah nokta görmemiz, cildin söz konusu bölgesindeki foliküllerin tıkandığı anlamına geliyor. Çünkü ciltteki her bir folikülün içinde bir yağ bezi mevcut. Cildimiz, esnekliğini ve yumuşaklığını koruyabilmek için sebum adı verilen bir tür yağ üretiyor. Sebum üretimi normalden fazla olduğunda ya da cilt yeterince temizlenmediğinde, biriken kalıntılar foliküldeki boşluğu tıkıyor.

Siyah nokta oluşumunun birden fazla sebebi olması mümkün. Karma ve yağlı ciltler normalden fazla sebum ürettiği için, bu probleme daha yatkınlar. Ancak normal ya da kuru ciltler de yeterince temizlenmezse ya da nemlendirilmezse, bu sorunla karşı karşıya kalabiliyorlar. Karma ve yağlı ciltlerin yaptığı en yaygın yanlışlardan biri, cilt zaten normalden fazla yağ ürettiği için nemlendirici kullanmaktan kaçınmak. Oysa cildin nem ihtiyacı arttıkça bu açığı kapatmak için daha fazla sebum üretmeye çalışıyor. Haliyle cilt tipi ne olursa olsun, cilde nem desteği sağlanmadığı takdirde sebum üretimi de kontrolden çıkıyor.

Alkol ve sigara kullanımı, hava kirliliği, yetersiz ya da yanlış cilt bakımı, kıl köklerinin tahriş olması, bazı ilaçların kullanımı, stres, hormonal bozukluklar, sağlıksız beslenme, yeterince su içmeme… Bu saydığımız ihtimallerin her biri, ciltte siyah nokta oluşumunu tetikleyebiliyor. Peki, biz bu küçük noktaları neden siyah renkli görüyoruz? Çünkü folikülde biriken sebum ve ölü deri kalıntıları havayla temas ettiğinde okside oluyor. Bu nedenle ciltte siyah noktalar halinde görülüyor.

Siyah Noktalardan Nasıl Kurtulabiliriz?

Siyah noktalardan kurtulmak istiyorsak, cildimizi her gün düzenli olarak temizlememiz ve nemlendirmemiz şart. Elbette bunu cildimizin yapısına uygun bakım ürünleriyle yapmamız da son derece önemli. Ayrıca, yaz kış fark etmeksizin yılın her döneminde güneş kremi kullanılması da cildi olası sorunlardan korumak açısından çok önemli bir yer tutuyor. Çünkü güneşin zararlı ışınlarına korumasız şekilde maruz kalan ciltte yalnızca siyah nokta değil; ince çizgiler, lekeler ve kırışıklıklar gibi birçok sorun oluşabiliyor.

Diyelim ki, günlük cilt bakım rutinimizi eksiksiz şekilde uyguladığımız halde başımız siyah noktalarla dertte. Bu durumda ne yapabiliriz? Cildimizdeki foliküller; kir, sebum ve ölü deri kalıntıları yüzünden tıkanıyor. Sağlıklı bir cilt düzenli olarak kendini yenilediği için, ciltte ölü deri kalıntıları birikmesi çok doğal bir durum. Bu kalıntılardan kurtulmanın en etkili ve pratik yollarından biri de cilde eksfoliasyon uygulamak. Eksfoliasyon, cildi ölü hücre kalıntılarından arındırmak için yapılan bir uygulama. Daha yaygın şekilde, peeling adıyla da biliniyor.

Fiziksel ve Kimyasal Peeling Nedir?

Eksfoliasyon uygulaması yapmanın iki farklı seçeneği var: Fiziksel ve kimyasal peeling. Fiziksel peeling ürünlerine aslında her birimiz aşinayız. Peeling maskeleri ve jelleri, scrub’lar ve konjac süngerleri bu sınıfa giriyor. İçinde küçük partiküller barındıran bu ürünler, cildin üst katmanını ölü deri ve sebum kalıntılarından arındırıyor. Fiziksel peeling, doğru uygulandığı takdirde etki sağlayan bir yöntem. Ancak bu işlemin çok dikkatli bir şekilde yapılması gerekiyor. Aksi takdirde peeling tanecikleri, cildin hassas olan üst yüzeyinde gözle görülmesi mümkün olmayan çizilmeler oluşturabiliyor. Başka bir deyişle, eğer fiziksel peeling konusunda kendinize güvenmiyorsanız bu işi bir uzmana bırakmak en doğrusu.

Kimyasal peeling ürünlerine gelince… Kimyasal peeling, alfa hidroksi asit (AHA) ve beta hidroksi asit (BHA) formlarının cilde doğru oranlarda uygulanmasını içeren bir yöntem. Söz konusu asitler cildi nazikçe soyduğu için, ölü deri ve sebum kalıntıları da arındırılmış oluyor. Kimyasal peeling uygulamalarını bir dermatolog kontrolünde yaptırmanız mümkün. Eğer uygulamayı kendiniz yapmayı düşünüyorsanız, AHA ve BHA içerikli cilt bakım ürünlerini kullanmanız gerekiyor.

AHA ve BHA İçerikli Ürünler Kullanırken Nelere Dikkat Edilmeli?

Piyasada AHA ve BHA içerikli çok sayıda bakım ürünü mevcut. Serumlardan toniklere, nemlendiricilerden temizleyicilere kadar birçok üründe bu içerikleri görebiliyoruz. Hangi ürünü tercih edeceğiniz elbette size kalmış. Ancak eğer cilt bakım rutininize asit içeriği dahil etmeyi düşünüyorsanız, dikkat etmeniz gereken çok önemli noktalar var. Bunlardan ilki, mutlaka ama mutlaka düzenli olarak güneş kremi kullanmak. Asitler ciltte mikro soyucu etki gösterdiği için, cilt güneşe karşı daha hassas hale geliyor. Güneş kremi kullanılmadığı takdirde, ciltte lekeler oluşabiliyor.

Dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta da cildinize birden fazla asit içeriğini aynı anda uygulamamak. Genellikle yalnızca bir asidin kullanılması tavsiye ediliyor. Yeni başlayanların, cildi aside alıştırması da çok önemli. İlk uygulamanızdan önce, cildinizin yalnızca küçük bir bölgesine seçtiğiniz ürünü uygulayarak en az 48 saat beklemeniz gerekiyor. Bu sayede ürünün cildinizde herhangi bir hassasiyete ya da soruna yol açıp açmayacağını görebiliyorsunuz. Cildi aside alıştırmak için de yeni başlayanların haftada bir uygulama yapması öneriliyor. İlerleyen süreçte bu rutin haftada ikiye ya da üçe çıkarılabiliyor. Haftada üçten fazlası, cildi tahriş edebileceği için sakıncalı.

Fiddy Metodu Nedir?

Fiddy metodunu anlatmak için çıktığımız bu yolda sözü uzattığımızı düşünmeyin. Fiddy metodu salisilik asit, yani BHA içeren bir uygulama olduğu için; yeni başlayanların buraya dek sözünü ettiğimiz bilgilere göz atması çok önemli. Tüm önlemlerimiz alındıysa, metottan söz etmeye geçebiliriz. Fiddy metodu, sosyal medyada Fiddy Snails kullanıcı ismini kullanan Jude Chao tarafından geliştirilen bir yöntem. Chao bir dermatolog değil, cilt bakımı blogger’ı. Bu nedenle metodun %100 güvenli olduğunu söylemek mümkün değil. Deneyenlerin cildini iyi tanıması ve sorumluluğu kendi üstlenmesi gerekiyor. Ancak metodun mantıklı bir temeli var. Chao bu metodu geliştirirken kimya derslerinden her birimizin hatırladığı “Yağ yağı çözer.” kuralını esas almış.

Fiddy metodu üç aşamadan oluşuyor. Bu aşamalarda sırasıyla %2 oranında salisilik asit içeren bir serum ya da tonik, kil maskesi ve yağ bazlı temizleyici kullanılıyor. Söz konusu ürünlerin komedojenik olmaması, yani cildi tıkamayan ürünler arasından seçilmesi şart. Chao bu metotla cilt bariyerine hasar vermeden gözeneklerin derinlemesine temizlenmesini vadediyor. Siyah noktaların sıkılması hem çok kısa vadeli hem de cilde hasar vermesi çok olası bir yöntem. Siyah nokta bantları da deneyenlerin de bildiği üzere, sadece birkaç gün boyunca işe yarıyor. Ardından siyah noktalar aynen geri dönüyor. Chao, fiddy metodunun doğru ve düzenli uygulandığı takdirde daha güvenli ve etkili bir yöntem olduğunu iddia ediyor.

Metotta kullanılan ürünlerin her birinin bir mantığı var. Salisilik asit, ilk aşamada gözeneklerdeki yağ kalıntılarını parçalayarak çözüyor. Ardından uygulanan kil maskesi gözeneklerdeki kalıntıları dışarı çekerek cilt yüzeyine taşıyor. Son aşamadaki yağ bazlı temizleyici de cilt yüzeyini kalıntılardan tümüyle arındırıyor.

Fiddy Metodu Nasıl Uygulanır?

Fiddy metodunu uygulamadan önce cildinizin temiz ve kuru olması gerek. Bu nedenle uygulama öncesinde cildiniz temiz değilse, önce yağ bazlı sonra da su bazlı temizleyici kullanarak cildinizi tüm kirlerden arındırmanız öneriliyor. Uygulama sırasında takip etmeniz gereken adımları, gelin madde madde inceleyelim.

  • Temiz ve kuru yüzünüzün siyah nokta problemi yaşadığınız bölgelerine %2 oranında BHA (salisilik asit) içeren bir serum ya da tonik uygulayın. Bu ürünün cildinizde 15-20 dakika boyunca beklemesi gerekiyor. Ancak kullandığınız ürünün talimatlarına mutlaka göz atın. Bazı ürünlerin ciltte bekleme süresinin 5-10 dakikayı geçmemesi öneriliyor. Bu aşama, gözeneklerinizi tıkayan kir ve yağ kalıntılarının çözünmesini sağlıyor.
  • Bekleme süresinin sonuna geldiğinizde cildinizdeki ürünü yıkamadan üzerine kil maskesi uygulayın. Kil maskesini kuruyana dek, yani yaklaşık 10 dakika kadar bekleyin. Ardından yüzünüzü durulayarak tüm maskeyi arındırın. Bu aşama, kil maskesinin çözünen kalıntılara yapışarak cildinizde yüzeye çıkmalarını sağlıyor.
  • Yüzünüzü durulayıp kuruladıktan sonra yağ bazlı bir temizleyiciyi cildinize uygulayın ve her bölgeye yaklaşık 2-3 dakika boyunca parmak uçlarınızla dairesel hareketler yaparak masaj yapın. Bu işlemin ardından yüzünüzü yeniden yıkamanız ve derinlemesine nemlendirmeniz yeterli.

Fiddy metodunu güvenle uygulamak ve uygulamadan mümkün olduğunca verim alabilmek için, kullandığınız tüm ürünlerin cildinizin yapısına uygun olduğundan emin olmalısınız. Uygulamanın sonunda küçük bir şok geçirebilirsiniz. Çünkü metodu deneyen birçok kişi, cilde yağ bazlı temizleyiciyle masaj yapılan üçüncü aşamada parmak uçlarına kum taneciklerini andıran partiküller geldiğini belirtmiş. Bu partiküller, siyah noktaların içinde bulunan kalıntıların ta kendisi! Eğer siz düzenli olarak cildinizi temizliyor ve nemlendiriyor, belirli aralıklarla da kil maskesi gibi gözenek arındırıcı ürünler kullanıyorsanız bu deneyimi yaşamayabilirsiniz. Ancak her koşulda, cildinizdeki siyah noktaların ilk uygulamadan sonra bile gözle görülür bir şekilde azaldığını gözlemleyeceksiniz. Cildiniz hassassa ya da aktif bir cilt probleminiz varsa, bu metottan uzak durmanızı tavsiye ederiz. Eğer cildinizde bir problem ya da hassasiyet sorunu yoksa ve metodu denemeye karar verirseniz, deneyimlerinizi bizimle de paylaşmayı unutmayın!

Ege Ertan Yazar
30.04.2022
İlgili İçerikler

Kağıt yüz maskeleri, cilt bakımınızı daha keyifli, eğlenceli ve güçlü etkili hale getirmek için gönül rahatlığıyla yardım alabilceğiniz bakım ürünleri...

Hem sosyal medyanın hayatımızda vazgeçilmez bir yere sahip olmasından hem de cilt bakım trendlerinin günden güne yaygınlaşmasından ötürü hayatımıza sık...

Günümüzde istenmeyen tüylerle bir süreliğine de olsa vedalaşmak için tercih edebileceğimiz belli başlı seçeneklerimiz mevcut. Özellikle son on ila on...

Cildimizi erken yaşlanma belirtilerinden cilt kanserine kadar uzanan birçok riskten korumak istiyorsak, onu yaz kış güneşin zararlı ışınlarına karşı koruma...

Yaz geldi ve biz yavaş yavaş kış boyunca dolabın bir köşesinde unuttuğumuz güneş kremlerimizi hatırlamaya başladık. Birçoğumuzun eli güneş kremine...

Farklı cilt tiplerine uygun güneş kremi önerileri paylaştığımız serimize, bu kez karma ciltleri mercek altına alarak devam ediyoruz. Karma ciltler...

Güneşin zararlı UV ışınlarına karşı cildimizi koruma altına almanın, ona yapabileceğimiz en büyük iyiliklerden biri olduğunu artık biliyoruz. Ancak güneş...

Kuru bir cilde sahipseniz cildinizin zaman zaman gerilmesinden, ten makyajınızın da pul pul dökülmesinden ya da pürüzsüz görünmemesinden şikayetçi olabilirsiniz....

Hiç beklemediğimiz anlarda yüzümüzde beliriveren ve bazen yangılı/ağrılı şekilde de seyredebilen sivilceler gerçekten can sıkıcı olabiliyor. Bu tip durumlarda hızlı...

Retinolün de içine dahil olduğu retinoid grubu, cilt bakımında kullanılan en güçlü içerikler arasında. Özellikle son yıllarda cilt bakım trendlerinde...

Her cildin nem desteğine ihtiyacı olsa da kuru ciltlerde nemsizlikten kaynaklı sorunlarla daha sık karşılaşıyor ve nem ihtiyacının diğer cilt...

Cildinizin dönem dönem kuruduğunu ve nem desteğine ihtiyaç duyduğunu hissediyorsanız, daha nemli ve pürüzsüz görünen bir cilde kavuşmak için vücut...

Göz çevresinde ve göz altlarında gözlemlenen en yaygın problemler arasında koyu halkaları, morlukları, şişlikleri, ince çizgileri ve kırışıklıkları sayabiliriz. Bu...

İstenmeyen tüyler, oldukça uzun bir süredir bizi uğraştıran bir problem. Neyse ki güzellik ve kozmetik sektöründe yaşanan birtakım gelişmeler, istenmeyen...

Her cildin kendini yenilemek, beslenmek ve gücünü korumak için neme ihtiyacı vardır. Ancak söz konusu kuru ciltler olduğunda, bu ihtiyacın...

Her cilt bir diğerinden farklı olduğu için bakım rutinleri de kişiden kişiye göre değişse de aslında her birimiz uyguladığımız rutinle...

Cildinizde yağlanmadan kaynaklanan parlamalar oluşmasından, gözenek görünümünden ve siyah noktalardan şikayetçi misiniz?Cildinizin zaman zaman makyajı kustuğunu ya da kullandığınız...

Kim demiş, “Makyaj yapmak kolay ve basit bir iştir!” diye? Makyaj tarzını çoktan belirlemiş ve profesyonelleşmiş kadınlar bile kimi zaman...

Kağıt maskeler, cilt bakım rutinlerinde sıklıkla kullanılan ve farklı cilt ihtiyaçları doğrultusunda geliştirilen ürünler. Bu nedenle piyasada envai çeşit ürün...

Kirlilik, eksik ya da yanlış uygulanan cilt bakımı, hormonal değişiklikler, mevsim geçişleri, stres, uykusuzluk, yetersiz beslenme… Tüm bu unsurlar cildimize...

Her daim pürüzsüz, sıkı, canlı ve sağlıklı görünen bir cilde kim sahip olmak istemez ki? Ancak cildimizin ihtiyaçlarını en iyi...

Güneş lekeleri, akne ve sivilce izleri, çiller… Genel olarak hiperpigmentasyon olarak adlandırılan ve birçok kişinin muzdarip olduğu cilt lekeleri, bazen...

Benzer İçerikler

Göz çevresinde ve göz altlarında gözlemlenen en yaygın problemler arasında koyu halkaları, morlukları, şişlikleri, ince çizgileri ve kırışıklıkları sayabiliriz. Bu...

Cilt bakımı rutinlerini oluştururken genellikle yüzümüze odaklanıyor ve vücudumuzun kalan bölgelerindeki cilt dokusunun da neme ihtiyaç duyduğunu gözden kaçırıyoruz. Oysa...

Kirlilik, eksik ya da yanlış uygulanan cilt bakımı, hormonal değişiklikler, mevsim geçişleri, stres, uykusuzluk, yetersiz beslenme… Tüm bu unsurlar cildimize...

Güneş lekeleri, akne ve sivilce izleri, çiller… Genel olarak hiperpigmentasyon olarak adlandırılan ve birçok kişinin muzdarip olduğu cilt lekeleri, bazen...

Farklı cilt tiplerine uygun güneş kremi önerileri paylaştığımız serimize, bu kez karma ciltleri mercek altına alarak devam ediyoruz. Karma ciltler...