“Bir rüyam var. Gün gelecek, dört küçük çocuğum, derilerinin rengine göre değil, karakterlerine göre değerlendirildikleri bir ülkede yaşayacaklar.” – Martin Luther King Jr.
1968’deki trajik ölümüne kadar Amerika Birleşik Devletleri’nde Sivil Haklar Hareketi’ne liderlik eden Baptist bakan ve sosyal aktivist Martin Luther King Jr. kadar adına kutlamalar düzenlenen çok az Amerikalı vardır.
Martin Luther King Jr., 1929 yılında Amerika’nın güney kırsalında doğan bir Afrikalı-Amerikalı olarak hayatı boyunca zorlu bir savaşın içerisinde yer aldı. Georgia’nın Atlanta eyaletinde büyüyen Martin, gençlinde okula önem vermeyen ve dini açıdan çelişkiler içerisinde olan bir öğrenciydi. Her şey, lise üçte İncil dersi alıp inancını tazelediğinde değişmeye başladı. Morehouse Koleji’nden mezun olarak 1948 yılında Pennsylvania’daki Crozer İlahiyat Fakültesi’ne başladı. Ancak, ırk eşitliğine karşı gözleri açıldığında Martin Luther King Jr. daha Morehouse Koleji’ndeki eğitimine devam ediyordu. Sivil haklara yönelik yıllarca sürdürdüğü başarılı aktivizm hareketlerinin ardından, 61 aktivist ile birlikte 1957 yılında Güney Hıristiyan Liderlik Konferansı’nı kurdu. İki yıl sonra Mahatma Gandhi’nin Hindistan’da doğduğu evi ziyaret eden Martin Luther King Jr., bu ziyaret sonrasında barışçıl aktivizm yolunda daha da cesaretlendi. Martin Luther King Jr., 28 Ağustos 1963 tarihinde “İş ve Özgürlük İçin Washington’a Yürüyüş” etkinliğinde yaptığı ünlü “Bir Hayalim Var” konuşması ile Amerikan tarihine damgasını vurdu.
King, Amerikan ırk ilişkileri üzerinde o kadar derin bir etkiye sahipti ki gösterdiği çaba sayesinde federal hükümet içerisindeki kamusal alanlarda yapılan ırk ayrımına son verilmesini sağlayan 1964 tarihli Medeni Haklar Yasası kabul edildi. Martin Luther King Jr., aynı yıl Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü. 4 Nisan 1968’de gerçekleşen suikaste kadar aktivizme devam eden Martin Luther King Jr.’ın katili James Earl Ray, iki aylık bir kovalamacanın ardından yakalandı. Bu suikast, bütün bir ulus üzerinde etki etmiş olağanüstü bir yaşamın trajik sonuydu. Hayatını sivil haklar hareketine adayan Martin Luther King Jr., tıpkı Gandhi gibi şiddetsiz protestoların muazzam değişimleri tetikleyebileceğini kanıtladı.
Ölümünden yaklaşık 50 yıl sonra ise geride bıraktığı mirası her zamankinden daha güçlü. Amerika Birleşik Devletleri’nde her ocak ayının üçüncü Pazartesi günü, Martin Luther King Jr. Günü olarak kutlanmaktadır.