Fransız düşünce dünyasının ve edebiyatının en ünlü isimlerinden Jean Jacques Rousseau, 1712 yılında İsviçre’nin Cenevre kentinde dünyaya geldi. Annesi onun doğumundan kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Babası ve teyzesi ile yaşamaya başlayan Jean Jacques Rousseau, bir süre sonra amcasının yanına taşındı. Babası bir toprak sahibi ile kavga ettiği için Cenevre’den taşınmak zorunda kaldı, bu durum da Rousseau’yu amcasıyla yaşamak zorunda bıraktı. Çocukluğu böyle kaotik bir ortamda geçen Rousseau, bir yandan da çeşitli işlerde çalıştı.
Küçük yaşında bir gravür ustasının yanında çalışmaya başlayan Rousseau, sanatla burada tanıştı. Sanatla tanışması onun hayatının geri kalanını tamamen değiştirecekti. Aynı zamanda dini eğitim almaya da devam etti. Gençlik dönemine geldiğinde ilgisini ilk çeken sanat dalı müzik oldu. Uzun bir süre müzikle ilgilendi. Hatta müzik öğretmenliği bile yaptı. Daha sonra tercümanlık ve yazarlık gibi alanlara kayan Rousseau, düşünce dünyasına adımlarını tam da bu sıralarda attı.
Çalıştığı işler sayesinde Fransa ve İtalya’yı dolaşma fırsatı bulan Rousseau, bir yandan da politika ve felsefe üzerine yazılar yazmaya başladı. Ancak kısa süre sonra yazıları ülkesinde yasaklandı. Onun özgürlükçü fikirleri ve çatışmacı görüşleri tehlikeli görüldü. Bu durum üzerine dostu David Hume’un yanına İngiltere’ye taşındı. Bir süre orada kaldıktan sonra tekrar İsviçre’ye döndü ve çalışmalarına burada devam etti.
Rousseau’nun dünyanın en önemli filozoflarından biri olmasını sağlayacak fikirleri, dünyanın kaderini değiştirecek kadar önemlilerdi. Özgürlük, din, politika ve eğitim gibi çok özel konular üzerine savlar ve öğretiler geliştirdi. Onun fikirleri dünyanın en büyük hadiselerinden biri kabul edilen ‘’Fransız Devrimi’’ni derinden etkiledi. Devrim sonrası yeniden yapılanan devletin kalkınmasında, eğitiminde ve sosyal yapısında Rousseau’nun rolü vardı. ‘’Du Contrat Social’’ (Toplum Sözleşmesi) eseri dünyanın en önemli yapıtlarından olarak bilinir. Eserin bugünkü insan hakları sözleşmesinin temeli olduğu kabul edilir.
Rousseau, doğa felsefesi ve toplumsal konularda ortaya koyduğu engin görüşleri ile tarihe adını yazdırmış çok önemli bir değer. Onun açtığı yol insanlığın kaderini değiştirdi. Değişen devlet yapıları ile özgürleşen toplumlar ona ve aynı fikirlere sahip olan John Locke’ye asırlar boyu minnetlerini sundular ve sunmaya devam ediyorlar.
İnsanlığa ışık olmak için ömrünü tüketen Rousseau, 66 yaşında aniden fenalaşarak hayata veda etti.
