Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü, fantastik edebiyat ve sinema tutkunları için oldukça büyük anlam ifade eden bir film. Çünkü J.R.R Tolkien’in aynı isimli kitabından uyarlanan bu filmle birlikte, Yüzüklerin Efendisi serisi sona eriyor. Yönetmenlik koltuğunda yine Peter Jackson’un oturduğu yapım, on biri Oscar ödülü olmak üzere toplam 209 ödülün sahibi olmayı başardı. Yalnızca aldığı ödüllere bakarak bile, Kralın Dönüşü’nde bu efsaneleşmiş seriye epik bir şekilde veda edildiğini görüyoruz. Orta Dünya’yı hangi kaderin beklediğini öğrendiğimiz yapımın, 2003 yılında vizyona girmesine rağmen hâlen dünya sinema tarihinin en başarılı filmlerinden biri olarak kabul edildiğini de hem IMDB puanından hem de aldığı yorumlardan anlayabiliyoruz.
Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü’nde, Sauron ordularını giderek genişleterek büyük bir savaşa hazırlanırken Frodo ve Sam de yüzüğü yok etme görevinin adresine, yani Mordor’a her geçen gün biraz daha yaklaşıyor. Orta Dünya’nın tüm halklarının kaderi de onların elinde. Ancak yüzüğe sahip olma fikri, kimi zaman onu taşıyanı da değiştirebiliyor. Serinin son halkası olan bu filmde lirik anlatı oldukça ön planda. Peter Jackson’un ve görüntü yönetimi ekibininin üstün görselleştirme becerisi, savaş sahnelerinde adeta devleşiyor. Hatta Kralın Dönüşü’ndeki sahnelerin İki Kule filmindeki Miğfer Dibi Savaşı’nın önüne geçtiğini söylemek bile mümkün. Hikayesi gitgide derinleşen karakterler, size fantastik bir film izlediğinizi unutturabilecek ölçüde gerçekliği yüksek sahneler ve harika efektler; Kralın Dönüşü’nü baştan sona efsane bir film haline getiriyor.
Kralın Dönüşü’nün başka bir ilginç özelliği daha var: Bu film, sinema tarihinde en çok ölümün gerçekleştiği yapımlardan biri. Serinin hayranlarının sayabildiği kadarıyla, filmde 800’den fazla kişi hayatını kaybediyor. Yani, filmin her on dakikası başına ölen kişi sayısı yaklaşık otuz. Bana kalırsa, beyazperdeye edilmiş bu unutulmaz ve etkileyici vedaya her sinemaseverin mutlaka tanıklık etmesi gerek. Kısacası, Yüzüklerin Efendisi serisi hiç eskimeyen, yıllandıkça daha da güçlenen bir efsane. Siz de bu efsaneye değmeden geçmemelisiniz.