Edebiyatımızın çınarı ve büyük ustası Yaşar Kemal’in ilk baskısı 1976 yılında yapılan romanı Yılanı Öldürseler, yazarın imzasını taşıyan birçok eser gibi Çukurova’da geçer. Yaşar Kemal eserinde bu kez dünyaya dokuz yaşında bir çocuğun gözünden bakarak toplum baskısı, töre ve namus gibi kavramlara sarsıcı eleştiriler getirir. Romanın baş kahramanı, Hasan adında küçük bir çocuktur. Hasan annesini çok sevmesine rağmen, çevresindeki kişilerin ve akrabalarının onun üzerinde yarattığı baskı nedeniyle küçük yaşta annesinin katili olmak zorunda kalır. Başka bir deyişle, toplum baskısı Hasan’ı roman boyunca korkunç bir suç işlemeye iter adım adım. Hasan annesini öldürse de işlediği suçu ne kabullenebilir ne de onu anlamlandırabilir.
Yaşar Kemal, Yılanı Öldürseler’i gerçek bir olaydan esinlenerek kaleme almıştır. Üstelik, söz konusu olay, Yaşar Kemal’in doğrudan tanıklık ettiği bir trajedidir. Yaşar Kemal’in babası da evlatlığı olan, Yusuf adlı bir çocuk tarafından öldürülmüştür. Roman boyunca Hasan’ın gözünden gördüğümüz dünya, okurları suçun bireyselliği kavramını sorgulamaya iter. Yaşar Kemal, romanın kurgusu aracılığıyla, toplumun benimsediği değer yargılarının ve doğruların nasıl bir çeşit cinnete dönüşebileceğini oldukça çarpıcı bir dille eleştirir. Eser boyunca kurban ve suç kavramları sorgulanırken katil olmaya mecbur bırakılan bir çocuğun yaşadığı trajedi de detaylı bir şekilde aktarılır. Yılanı Öldürseler, 1981 yılında aynı isimle beyazperdeye de uyarlanmıştır. Filmin başrol oyuncusu ve yönetmeni Türkan Şoray’dır.