2017 yılında yayınlanan ilk romanı Kabuk’la tek kelimeyle harika bir iş çıkaran Zeynep Kaçar, 2021 yılında Yalnız isimli ikinci romanıyla okurlarıyla yeniden buluştu. Yalnız, tıpkı Kabuk gibi çok çarpıcı ve çok katmanlı bir eser. Toplamda 216 sayfadan oluşan roman, Doğan Kitap etiketini taşıyor. Yalnız kapkaranlık, kan donduran ve ne yazık ki gerçeklikle olan ilişkisinden bir an bile şüphe etmediğimiz bir öykü anlatıyor okurlara: Kötülüklerin yalnızca başkalarının başına gelebileceğine inanan genç bir kadın olan Feray’ın, hayatının kontrolünü tümden yitirdiğini yıllar sonra anlamasının ardından verdiği mücadeleyi aktarıyor.
Yalnız’ın zamanda bir ileri bir geri giden, ancak okurların takip etmekte hiç zorlanmayacağı kadar akıcı ve sürükleyici bir ritmi var. Romanda 1989 yılından 2019'un Nisan ayına gidip geliyor, bu esnada yaşamını doğrudan Feray’ın ağzından dinliyoruz. Bizimle 1989 yılında müziğe tutkun olan, aşık olunca gözü dünyayı görmeyen, umut dolu ve neşeli bir genç kız olarak tanışan Feray; kimliğinden koparıldığı ve bir kafesin içinde tutsak yaşamaya mecbur bırakıldığı bir kadına dönüşüyor zaman içinde. Artık tümüyle görünmez olduğuna inandığı, kendisini evin alelade bir eşyası gibi hissettiği günlerden birinde ise bu gidişata bir son vermeye karar veriyor. Feray’ın öyküsü, bir ülkenin kaderinin bir kadının kaderiyle ne kadar benzer olabileceğini de gözler önüne seriyor. Eğer Kabuk’u okuyup sevdiyseniz ya da Zeynep Kaçar’ın kalemiyle tanışmak istiyorsanız Yalnız’ı mutlaka okumalısınız.