Üç Renk serisinin üçüncü ve son filmi Kırmızı, 14 Eylül 1994’te vizyona girdi. Filmin yönetmenliğini serinin diğer filmlerinde olduğu gibi Krzysztof Kieślowski yaptı. Fransa, Polonya ve İsviçre yapımı filmin dili de Fransızca. The New York Times tarafından tüm zamanların en iyi bin filmi arasında anılan Kırmızı, toplam on dokuz ödüle layık görülmüş. Başrollerini Irène Jacob, Jean-Louis Trintignant ve Frédérique Feder paylaşıyor. Üçlemenin sıralaması Mavi, Beyaz ve Kırmızı şeklinde. Bu da Fransız bayrağının yanı sıra Fransız Devrimi’ni de sembolize ediyor. Mavi, özgürlüğü temsil ederken; Beyaz, toplumsal eşitliği temsil ediyordu. Kırmızı’ysa kardeşlik ya da sevgi bağını temsil ediyor diyebiliriz.
Valentine, Londra ve Cenevre arasında yarı zamanlı model olarak çalışıyor. Filmin genel mekânı da Cenevre. Başkarakterimizin bir sevgilisi var ve aralarında mesafe olmasına rağmen sevgilisi onu fazlasıyla sahipleniyor. Biz de onların telefon konuşmalarıyla filme başlıyoruz. Sonrasında Valentine, emekli bir yargıcın köpeğini kazayla yaralıyor. Yargıç Joseph Kern’le de bu vesileyle tanışıyorlar. Aralarındaki duygusal bağın değişimine tanık olduğumuz bu ikilinin yaşadıklarını izliyoruz.
Çok katmanlı hikâyesiyle serinin diğer iki filmine göre daha rahat izlendiği söyleniyor. Sanıyorum ki bu sebeple üçlemenin en yüksek IMDb puanı da 8.1’le Kırmızı’ya ait. Eğer seriyi izlediyseniz bu konuya dair fikirlerinizi yorumlara bekleriz.