Şekerpare, Osmanlı’nın çöküş dönemini ve toplumdaki bozulmayı, muhteşem bir mizahla bizlere aktarmayı başaran bir sinema filmi. Şekerpare, Turgut Özakman’ın “Bir Şehnaz Oyun’’ isimli tiyatro oyunundan sinemaya uyarlandı. Bu uyarlamayı, sinemamızın en önemli isimlerinden Yavuz Turgul yapmış ve filmin senaryosunu yazmıştır. Yönetmen koltuğunda ise, usta isim Atıf Yılmaz yer alıyor. Şekerpare’nin kamera arkasında tanıdık yüzler bitmiyordu, filmin yapımcılığını bir diğer usta isim Ertem Eğilmez yapmıştır.
Bu dönem filminin oyuncu kadrosunda ise birçok önemli isim rol aldı. Başrollerde; Türk sinemasının iki çok önemli ismi Şener Şen ve İlyas Salman var. Bu ikiliye; Yaprak Özdemiroğlu, Şevket Altuğ, Ayşen Gruda, Neriman Köksal eşlik ediyor.
Dönemin Osmanlı’sında komiser olan Ziver Bey (Şener Şen), toplum tarafından pek hoş karşılanmayan, rüşvetçi ve çıkarcı bir memurdur. Özellikle sorumlu olduğu bölgeden topladığı yüksek haraçlarla, herkesi canından bezdirmiştir. Ziver Bey’in sorumlu olduğu karakola Cumali (İlyas Salman) isimli bir bekçinin tayin olmasıyla işler değişmeye başlar. Cumali, semtteki bozulmuş düzeni yeniden kurmaya niyetlidir. Bir yandan da Cumali, semtin genelevinde çalışan Şekerpare’ye (Yaprak Özdemiroğlu) deli gibi aşıktır. Fakat biri daha Şekerpare’ye gönlünü kaptırmıştır. Tabii ki bu kişi Ziver Bey’dir. Ayrıca Şekerpare’nin gönlü de Ziver Bey’dedir. Film, bu aşk üçgeninde ilerleyen konuyu, genelevde ve semtte geçen olayları, çok yüksek komedi unsurları ile bezeyerek aktarmayı başarmıştır.
Şekerpare’de, Şener Şen oyunculuğunun zirve performanslarından birini sergilemiş desek hiç abartmış olmayız. İlyas Salman’da bekçi Cumali rolü ile hakikaten unutulmaz bir performansa imza atmış. Yine genelev patronu Neriman Köksal ve Ziver Bey’in Cumali’yi baş göz etmeye çalıştığı kadın rolünde Ayşen Gruda’yı da es geçmemek lazım. Şekerpare, Türk sinemasının, abartısız en komik filmlerinden biridir.
Hem dönemin getirisi hem de bir tiyatro uyarlaması olması nedeniyle Şekerpare, orta oyunu tadında bir sinema filmidir. Filmde kullanılan replikler bir dönemin jargonuna etki edecek kadar ilgi çekicidir. Birçok tabir bu filmle insanların diline pelesenk olmuştur. Özellikle Şener Şen’in “Oy namahrem var’’ repliği yıllar geçse de hala hatırlanır.