Usta oyuncu Ali Atay’ın ilk yönetmenlik tecrübesi olan Limonata’nın senaryosunun altında da Ali Atay ile Ertan Saban’ın imzası var. Başrol koltuğunu ise Ertan Saban ile Serkan Keskin paylaşıyor. 2015 yılında izleyicilerle buluşan Limonata, aslında aileyi ve babanın kaybını konu aldığı için çok hüzünlü bir film. Ancak Ali Atay ile Ertan Saban’ın en önemli başarılarından biri, bu hüznü asla dramatize etmemiş olmaları. Bilakis, filmin önemli bir bölümünde kahkahalara boğulmaktan kendinizi alamıyorsunuz. Hatta tam da bu sebeple, Limonata’nın Tolga Karaçelik imzalı Kelebekler filmiyle kesiştiği noktalar olduğunu söylemek bile mümkün.
Limonata, Makedonya’da yaşayan Sakip isimli genç bir adamın babasının ölüm döşeğinde ondan son bir istekte bulunmasıyla başlıyor. Eski bir tır şoförü olan babasından yıllar önce İstanbul’da imam nikahıyla evlendiği bir kadından doğan başka bir kardeşi olduğunu öğrenen Sakip, babasının Selim isimli bu çocuğu ölmeden son kez görmek istemesi sonucunda İstanbul yollarına düşüyor. Babasının bebekken terk ettiği ve varlığından yeni haberdar olduğu kardeşiyle ilgili, elbette hiçbir fikri yok. Ancak babasının son arzusunu yerine getirebilmek için kendi hesaplaşmalarını bir kenara bırakarak yola koyuluyor. Elinde eski bir adresle İstanbul’da kapı kapı dolaşan Sakip, kardeşi Selim’le karşılaştığında onu alıp Makedonya’ya götürmenin de hiç kolay olmayacağını anlıyor. Böylece iki kardeş arasında sürekli didişmeli ve çok eğlenceli bir yol hikayesi başlıyor.