Kaderimin Oyunu, Tarık Akan’ın tanınıp parlamaya başladığı ve sinema dünyasında bir jön olduğu gerçeğinin kesinleştiği filmlerden bir tanesi. 1972 yılında çekilen filmin yönetmenliğini Orhan Aksoy üstlenmiş. Yapımcı koltuğunda Hürrem Erman oturuyor. Ayrıca senarist olarak da Sefa Önal’ı görüyoruz.
Bu duygusal filmde Tarık Akan’a (pek çok diğer filminde olduğu gibi) Hülya Koçyiğit eşlik ediyor. Güçlü ve etkileyici senaryosu ile dikkat çeken Kaderimin Oyunu filminde Bülent karakterini (Tarık Akan) kaptanlık yaparak geçimini sağlayan genç bir adam olarak görüyoruz. Sevgilisi Selma (Hülya Koçyiğit) ile sefer dönüşünde evlenmeye karar veriyor ve vedalaşıyorlar. Elbette hiçbir şey yolunda gitmiyor ve olumsuzluklar baş gösteriyor.
Selma geminin battığını ve Bülent’in de öldüğününü öğreniyor. Bu üzüntüden kahrolan genç kadın ardı arkası kesilmeyen felaketlerle baş etmeye çalışıyor. Meydana gelen büyük depremde anne ve babasını da kaybedince artık bu kasabada kalmak istemiyor ve İstanbul’a taşınma kararı veriyor. Bu noktada Bülent’in ölmediğini ama ona da Selma’nın depremde hayatını kaybettiği söylendiğini öğreniyoruz. Genç aşıklar başka yerlerde, kelimenin tam anlamıyla dağılmış bir şekilde hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Tüm aksilikler devam etse de elbette bu iki aşık birbirini bulmayı başarıyor.
Kaderimin Oyunu (adından da anlaşılabileceği üzere) iki kişinin dışında gelişen bazı olaylar nedeniyle farklı hayatlara savrulmalarını ve acı çektikleri dönemi anlatıyor. Yardımcı rollerde yer alan Nihat Ziyalan, Şükriye Atav gibi oyuncular da bu dramı seyirciye yansıtmayı başarıyorlar. Her ne kadar yavaş bir tempoya sahip olsa da karşımıza çıkan sürprizlerle bizi hem heyecanlandıran hem de mutlu eden başarılı bir yapım.