Türk halk müziğinin bu günlere ulaşmasında büyük emeği olan, Türk müzik tarihinin en büyük ustalarından Muzaffer Sarısözen, 1899 yılında, Sivas’ta dünyaya geldi. Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında doğan ve dönemin kültürü ile büyüyen Sarısözen, müziğe olan ilgisini ailesinden edindi. Sivas’ın en köklü ve eğitimli ailelerinden olan “Sarıhatipzadeler” den olan Muzaffer Sarısözen, çocukluk yıllarını büyükçe bir konakta geçirdi. Bu konakta, keman, tambur ve bağlama gibi pek çok enstrüman ile tanıştı. Küçük yaştan itibaren Türk sanat musikisi ve halk müziği ile ilgilendi. Nota eğitimi de alan Sarısözen, ilk eserlerini çocuk yaşlarda icra etti.
Sarısözen, çocukluk yıllarının ardından, Sivas Lisesi’nde eğitim gördüğü dönemde cereyan eden Cihan Harbi nedeniyle okulunu yarım bıraktı. Yaşını büyüterek Çanakkale cephesinde savaşan birliklere katıldı ve kurtuluş için mücadele verdi. Savaş sonrası yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nde ilkokul öğretmeni olarak görev yapan usta müzik adamı, 1926 senesinde Sivas’ı ziyaret eden bir müzik heyeti tarafından keşfedildi. İstanbul’a davet edilen Sarısözen, burada İstanbul Belediye Konservatuvarı Keman bölümünde öğrenim gördü.
1929 yılında İstanbul’dan Sivas’a dönen Muzaffer Sarısözen, Türk halk müziğinde derleme çalışmalarına başladı. Pek çok anonim eseri müziğimize kazandırdı ve Anadolu’nun kaybolmaya yüz tutan eserlerini yeniden hayata döndürdü. 1930 yılında Ahmet Kutsi Tecer ve Aşık Veysel ile tanışması hayatında yeni bir dönüm noktası oldu. Ahmet Kutsi Tecer, onu Ankara’ya götürerek yeni kurulacak olan devlet konservatuvarı için çalışması için ikna etti. O da büyük usta Aşık Veysel’i de yanında götürdü. 1938 yılına kadar derleme ve düzenleme çalışmalarına devam eden Sarısözen, daha sonra Ankara Devlet Konservatuvarı Folklor arşiv şefliği makamına getirildi.
Kariyerinin son dönemlerinde TRT’ye geçen ve Ankara Radyosu için çalışan Sarısözen bir yandan da arşiv çalışmalarına devam etti. Aynı zamanda “Yurttan Sesler” korosu programını yönetti. Bu korodan, Muzaffer Sarısözen’in öğrencisi olan halk müziğinin pek çok usta ismi yetişti.
Türk halk müziğinin akademik anlamda en büyük geliştiricisi ve koruyucusu olarak kabul edilen Muzaffer Sarısözen, ardında ölümsüz eserler bırakarak, 1963 senesinde aramızdan ayrıldı.