MUBI Hakkında
Yayın hayatına 2007 yılında başlayan MUBI, günümüzde ülkemizde de geniş bir abone kitlesine sahip olan bir dijital yayın platformu. Dünya çapında on milyon aboneyi geçen platform, Efe Çakarel tarafından ilk olarak The Auteurs adıyla kuruldu. 2010 yılında günümüzdeki ismini alan şirket kürasyon sistemini uygulayarak yayın hayatını sürdürüyor. Bu sistem doğrultusunda platforma her gün yeni yapımlar eklenirken, bazıları da belirli bir süre sonucunda erişime kapanıyor. MUBI’deki belgesellerin, animasyonların ve filmlerin bazılarının ise telif hakkı uzun süreliğine alınmış durumda. Bu yapımlar çok daha uzun süre erişime açık kalabiliyor.
Bengalce, Almanca, Hintçe, Fransızca, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Endonezce, Malayca ve Felemenkçe gibi birçok farklı dil seçeneğiyle kullanılabilen MUBI’nin merkezi, İngiltere’nin başkenti Londra’da. Dağıtımcı ve yapımcı misyonları da bulunan şirket, 2022 yılında çatısının altına merkezi Almanya’da bulunan The Match Factory’i de dahil etti. Dönem dönem ünlü yönetmenlerin imzasını taşıyan filmlerin dağıtımcılığını ve/veya yapımcılığını da üstlenmeyi sürdürüyor. MUBI, tıpkı Netflix ve BluTV gibi platformlarda olduğu gibi, aylık veya yıllık abonelik sistemiyle çalışıyor. Aylık ya da yıllık abonelik sistemine ücret karşılığında üye olduğunuz takdirde, söz konusu süre boyunca platformda erişime açık olan tüm içerikleri izleyebiliyorsunuz.
MUBI’yi diğer dijital platformlardan ayıran en önemli özellik, kütüphanesinde ağırlıklı olarak arthouse olarak da adlandırılan sanat filmlerine yer vermesi. Uluslararası festivaller takip edilerek oluşturulan özenli seçkileriyle ön plana çıkan platform, koleksiyonları ve toplu gösterimleriyle de takdir toplamayı başarıyor. MUBI’ye ait Notebook’ta ise düzenli olarak hem klasik hem de çağdaş sinema dünyasına ilişki eleştiriler, haberler ve röportajlar yayınlanıyor. MUBI kullanıcıları platformdaki yapımları puanlayabiliyor ve hatta bu puanlar doğrultusunda The MUBI Top 1000 isimli liste düzenli olarak güncelleniyor.
Başrollerde Bibi Andersson ve Liv Ullmann’ın oynadığı filmin konusu, bir hemşirenin konuşmayı reddeden ve herhangi bir psikolojik rahatsızlığı olmamasına rağmen çevresiyle iletişimi tamamen kesmiş bir aktristin bakımını üstlenmesiyle başlayan derin bir hikayeye dayanır.
Çoğu çevrelerde Bibi Andersson’un hemşire rolü, sinema tarihine geçen bir performans olarak nitelendirilir. Bergman’ın filmin senaryosunu başrol oyuncularının bir fotoğrafına bakarak hastanede yazdığı söylenir. Persona çekim teknikleri, ikili diyaloglar ve kurgusu ile izleyenleri kendisine hayran bırakan bir filmdir.
Dabba sözcüğü, Hintçede sefer tası demek. Mumbai’nin hâlen yaşayan geleneklerinden biri çerçevesinde, 5000 dabba dağıtıcısı bir topluluk oluşturmuş. Sefer tası dağıtıcılığı toplumda genellikle babadan oğula geçen bir meslek olarak devam ediyor. Sefer tası dağıtıcıları her sabah kadınların evde pişirdikleri sıcak yemekleri, onların eşlerinin iş yerlerine götürüyorlar. Akşam olduğunda da boş kapları yeniden eve getiriyorlar. Bir asırı aşkın süredir bu sayede, çalışan erkekler iş yerlerinde ev yemeği yiyebiliyor. Harvard Üniversitesi tarafından bu geleneğe ilişkin yapılmış olan araştırmaya göre, dağıtıcılar mesleklerinde o kadar başarılı ki, ortalama sekiz milyon sefer tasından yalnızca bir tanesi hata sonucunda yanlış adrese teslim ediliyor. İşte, Sefer Tası da yanlış adrese giden bir sefer tasını konu alıyor.
Filmde, sefer tası teslimatında kırk yılın başı yaşanan bir hata sonucunda emeklilik için gün sayan Saajan ile genç bir ev hanımı arasında başlayan duygusal ilişkiyi izliyoruz. Sefer taslarına gizledikleri notlarla bu ilişkiyi günden güne güçlendiren karakterler bize son derece ince ruhlu ve nahif bir öykü anlatıyor. Yakın dönemde Hindistan sinemasından çıkan en başarılı örneklerden biri olarak görülen Sefer Tası, 2023 yılı itibarıyla MUBI üzerinden izlenebiliyor.