Bir Katil Yaratmak (Making a Murderer) ve The Keepers gibi belgesel serileriyle izleyicilerin beğenisini kazanmayı başaran Netflix, 2017 yılında bir belgesel serisi daha yayınladı: İtiraf Kasetleri. Kelly Loudenberg’in imzasını taşıyan yapım, 2022 yılı itibarıyla iki sezona yayılan on bir bölümden oluşuyor. Amerikan hukuk sisteminin, cezaların ve toplumsal hafızanın eksik yönlerine parmak basan belgesel; baştan sona son derece çarpıcı bir atmosfere sahip. Çünkü belgeselde, masum insanların suçlanmasına ya da adaletin yerini bulmamasına yol açan düzmece itiraflar konu alınıyor.
Bir düşünün: İşlenen bir suçta hiçbir dahliniz ya da payınız olmadığı halde, bu suçu işlediğinizi itiraf eder misiniz? Kulağa ilk etapta çok garip geliyor olabilir ama bu durum gerçekten de yaşanabiliyor. İtiraf Kasetleri’nde konu edilen kişiler, cinayet suçlamasıyla sorguya alınıyor. Aslında söz konusu cinayetle hiçbir ilgileri olmadığını iddia ettikleri halde, sorgu odasından suçu işlediklerini itiraf etmiş şekilde ayrılıyorlar. Peki, bu nasıl oluyor mu diyorsunuz?
İtiraf Kasetleri’nde gördüğümüz kadarıyla; sorgunun uzun saatler boyunca ve yoğun baskı altında sürmesi ve bunun için özel eğitim almış sorgu dedektiflerinin şüphelilere uyguladığı psikolojik şiddet; masum birinin hiç işlememiş olduğu bir suçu itiraf etmesine bile yol açabiliyor. Belgeselde gördüğümüz hükümlülerin gerçekten masum olup olmadığı bile hâlen belirsiz. Çünkü sorgu sırasında suçlarını itiraf etmiş olsalar da ilerleyen süreçte bu itirafı baskı altında ve zorlamayla yaptıklarını iddia ediyorlar. Ancak bu durum, aldıkları cezanın iptal edilmesine yol açmıyor elbette. Bu kişilerin sorgu sırasında neler yaşadığını ve işlemediklerini iddia ettikleri bir suçu nasıl sorgu odasından ayrılırken kabul ettiklerini öğrenmek için, İtiraf Kasetleri’ne mutlaka göz atmalısınız.